Prof. Dr. Adem Akçakaya, tıbbın stresli bir meslek olmasına rağmen, pandemi salgınının doktoların stres seviyelerini çok daha yükselttiğini söyledi. Bu salgınla birlikte hekimlerin bilgi ve tecrübelerinin hastalıkla savaşımda temel rol aldığı gerçeğinin toplumda anlaşıldığının altını çizdi. Prof. Akçakaya, "Küresel salgın karşısında daha da büyümüş zorluklarla karşı karşıya şu an hekimler.
Biz sadece hekimler için değil, hastalar ve hakları için de Tabip Odalarında yenilikler geliştirmenin peşindeyiz” görüşünü paylaştı. Performans sisteminin yeniden yapılandırılması, hekimlerin emeklilik ve özlük haklarında iyileştirmeler, iade-i itibar gibi bir dizi yeni düzenlemenin hayata geçirilmesinin tam zamanı olduğunu vurgulayan Akçakaya, "Bizim istediğimiz bütün bu sorunları düzeltecek güçlü bir meslek odası oluşturmak. İstanbul Tabip Odası başkanlığına bundan dolayı aday oldum" dedi.
'Özlük haklarında kayıplar ve eşitsizlikler var'
Hekim Hakları Derneği Başkanı Prof.Dr. Adem Akçakaya, 16 Ağustos tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan İstanbul Tabip Odası kongresinde başkan adayı olduğunu söyleyerek şunlara dikkat çekti; “Bizim siyasetle işimiz yok. Mesleğe ne katarız buna bakacağız. Hekim ve sağlık çalışanları açısından özlük haklarında çok ciddi kayıp ve eşitsizlikler var. Aynı işi yapan kişiler hem maaşlarında hem de emekli olduklarında adaletsizlikler yaşıyor" açılamasını yaptı.
Hekimler sağlık sisteminin dinamosu
Hekimlerin sağlık sisteminin dinamosu olduğunu vurgulayan Prof. Akçakaya "35 bin hekimin bulunduğu camiada 4-5 bin oyla yönetim seçiliyor. İstanbul ve Ankara’yı kazanan 60-70 kadar delege göndererek Türk Tabipleri Birliği’nde de söz sahibi oluyor. Bu nedenle İstanbul Tabip Odası seçimleri çok önemli. Katılımcı, çoğulcu, siyasetten uzak, herkesin sesini duyurabileceği bir yönetim vaad ediyoruz. 'Yapılmayanı yapmaya, çözülmeyeni çözmeye geliyoruz' diyerek yola çıktık. Bu meslek için hayata geçirilmesi gereken birçok şey var ama hiçbiri yapılmıyor" dedi.
Doktorlar yaşamlarını değiştirdi
Sağlık çalışanları ve hekimlerin milletin bu salgınla mücadelesinde, "normalliğin" geri kazanılmasına yardımcı olmak için oynadığı yapıcı rolün unutulmaması gerektiğini, COVID-19'la birlikte kendi hayatlarını başkalarını kurtarmak için riske atmanın hekimlerin her zaman yaşadığı bir gerçek olduğunun anlaşıldığını, bu gibi durumlarda bazen günlük yaşamlarını kökten değiştirmek zorunda kalan insanlar olduklarını vurguladı. Bu fedakarlıkların rutinleri haline geldiğini, buna rağmen hak edişlerinin verilmesi ve itibarlarının iadesinde yavaş davranıldığını belirten Akçakaya, "işte bunların bilincinde olarak seçimde aday oldum" açıklamasını yaptı.
Sadece muhalefet ederek olmaz
Öncü görevi yapan hekimlerin sosyal ve ekonomik sorunlarının belirlenmesi ve çözüm önerisi ise Tabip Odalarının işi olmalıdır. Sağlıkta şiddet, özlük haklarındaki dengesizlikler, malpraktis davaları, hekimlerin itibar kaybı, emeklerinin karşılığını alamamaları ve emek sömürüsü hekimlerin yaşadığı başlıca sorunlardır. Tabip odalarının gündemini ve söylemini bu sorunlar oluşturmalıdır. Tabip odaları mensuplarının strateji geliştirme, analizleri doğru yapma, araştırma ve teknolojinin kullanılmasında alınacak kararlarda öncülük etme, problemlerin çözümünde ilgili tüm taraflarla bir araya gelme, sorunları çözmek için planlamalar yapma da öncü rol üstlenmelidir. Sırf muhalefet ederek sorunları çözümsüz bırakmamalıdır" düşüncesini dile getirdi.