İnsanlar kılık kıyafetleri ile karşılanır, tutum ve davranışları ile ağırlanır, fikirleri ile uğurlanır demiş ünlü düşünür. Bir çok insan kılık kıyafetiyle ideolojisi, düşüncesi, hayata bakışı hakkında fikir verir ve buna uygun giyinir. Kimileri de var ki kılık kıyafeti ile çok alakasız bir ruh ve tıynet sahiptir ve bunu farkında olarak veya olmayarak ifşa ederler.
Aslında 3 büyük dinde de yer alan ancak günümüzde yalnızca Müslümanlar tarafından kullanılan başörtüsü, günümüzde kapitalist sistemden dolayı bir moda ürünü haline geldi. Tesettür öyle bir hal aldı ki sokakta başörtülü denilen kadınlardan haya edilmeye başlandı. Omuzları örtmesi gereken başörtüsü, saçları bile kapatmayacak hale geldi. İşte tesettürlü olup, başörtüsü takıp, başörtüsünü maneviyatını anlamadan bir bez parçasından baret kılan değişikler galerimizin devamında...
Bazı kadınlarımız kapanmanın gerçek anlamını anlamamış olacak ki tesettür adı altında değişik hallere girmişler.
Dinimizde kapanmanın önemi büyüktür. Hatta 3 büyük kitapta da geçer bu konu fakat Müslümanlar için daha önemli olmuştur.
Bu bağlamda en belirleyici unsurlardan biri de tesettürdür. Kur'an-ı Kerim'de geçen şu ayetle birlikte, ''Ey Peygamber, hanımlarına, kızlarına ve mü'minlerin hanımlarına söyle! Baş ve boyunlarını örtmek için cilbablarını üzerlerine alsınlar(Ahzab, 33/59).'' tesettür Müslüman kadınlara farz olmuştur.
Bu emre göre Müslüman bir kadın, el ve yüz hariç olmakla birlikte topuklarına kadar vücutlarını örtmelidir.
Bu emre inanan fakat uygulamayan kişi günahkar olur. Ancak inkar edenler dinden çıkarlar.
Hz. Âişe'nin rivayet ettiğine göre, kız kardeşi Hz. Esma bir gün Peygamberimiz (S.A.V.)'in huzuruna gitti.
Üzerinde altını gösterecek şekilde ince bir elbise vardı. Resulullah (S.A.V.) onu görünce yüzünü çevirdi ve şöyle buyurdu.
Ya Esma, bir kadın buluğ çağına erince -yüzünü ve ellerini göstererek- bunlardan başka bir tarafının görünmesi sahih olmaz demiştir.