Papa Francis Kimdir? Irak'a Giden İlk Papa

Papa Francis, 1936 yılında Arjantin’in Buenos Aires şehrinde doğdu. Babası İtalyan asıllı bir demiryolu işçisiydi. 4 kardeşi olan Papa, din eğitimine başlamadan önce bir kimyager olmak istiyordu. Hayatın onun için farklı bir planı vardı. Yıllar geçti, tarihin ilk Latin Amerika doğumlu papası oldu.

2005 yılında yapılan Kardinaller Meclisi Papa seçiminde Papa Francis 40 oy aldı. Üçüncü oylama seansında oyları 24’e düştü ve Francis, papa olma hakkını o yıl için kaybetti. Ortaya çıkan iddialara göre Francis, seçimi kazanacağını anlayınca kardinallere ‘ bana oy vermeyin’ çağrısında bulundu. Son yapılan papalık seçiminde de aynı davranışı sergiledi ancak bu durum seçilmesine engel olmadı.

Her papa, papalığa seçildikten sonra kendisine bir isim seçer. Papa Francis, Aziz Francis’e atıf yaparak bu ismi seçen ilk papa oldu. İlginç bir şekilde Francis ismi, aynı zamanda Cizvitlerin kurucularından birinin ismi. Cizvitler özgürlükçü bir din anlayışını benimserler. Ancak Papa Francis de bir Cizvit olmasına rağmen muhafazakâr yapısıyla ön plana çıkıyor. Öyle ki bu durum, Francis hakkında ‘hiç gülmüyor’ şeklinde haberlerin çıkmasına neden olmuştur.

Papa Francis Cizvit Tarikatı üyesidir. Cizvitler Aziz Ignatius Loyola ve Paris Üniversitesi'nden 6 öğrencisi tarafından 1540 yılında kurulmuştur. Asıl amacı Protestanlığı ortadan kaldırmak ve eğitim kurumlarını idare etmek olan Cizvitler bugün çağdaş düşünceleri ile bilinmektedir. Çağdaş düşünce ile dogmaları yorumlarlar. Cizvitlerin çoğu modern düşüncelerde olsa da Papa Francis gibi kuruluş köklerine bağlı olan kişiler de vardır.

1900’lü yılların başında Katolik Kilisesi içerisinde örgütlenen bir grup, Katolik kilisenin asli köklerine dönerek minimal bir yaşam tarzına geri dönülmesini savundu. Diğer bir grup ise birçok dogmanın kaldırılmasını talep ederek modernleşmeyi ve Hristiyanlık dogmalarını çağdaş dünyaya uydurmaya çalıştı. Bazı kardinaller bu düşünceye şiddetle karşı çıktı ve böylesi hareketlerin kilisenin sonunu getireceği görüşünde bulundu. 1960 yılında yapılan İkinci Vatikan Konseyi’nde modernistlerin düşüncelerinin bir kısmı kilise tarafından kabul edildi. O tarihten itibaren kilise içindeki görüş farklılıkları gözle görülür bir hale geldi ve muhafazakârlar ile modernistler arasında çekişme başladı. Bu gruplar papalığı kendi görüşlerine çekmenin yarışını verdi. Papa Francis muhafazakar grubun içerisinde yer aldı.

Papa Francis sosyal eşitlikçi bir görüşe sahip olmasıyla biliniyor ve toplumlar içindeki eşitsizliklerin büyük bir günah olduğunu savunuyor. Ancak onun sosyal eşitlikçi yönünden daha önce gelen bir görüşü var; o da Hristiyanların Hristiyan ahlakına göre yaşaması.

Papa Francis, 1970'li yıllarda Arjantin'de devam eden "Kirli Savaş" adı verilen muhafazakar hükümetle, sol görüşlülerin çatıştığı döneminde sol görüşlü iki rahibi kaçırttığı iddiasına maruz kaldı. Papa Francis iddiaların tamamını reddetse de bu iddia yakasından hiç düşmedi.

Papa Francis, Arjantin Kardinaliyken kendisine sunulan tüm olanakları reddetti ve sade bir şekilde bir apartman dairesinde yaşadı. Bu anlamda Papa Francis’in mütevazi bir kişiliğe sahip olduğu biliniyor.

Papa Francis, 4 günlük bir seyahat planıyla Irak'a seyahat düzenleyen ilk papa oldu. Onun Irak'a gidişi Irak'ta sevinç yarattı.