Metropolis Antik Kenti'nde Heykel Başlığı Keşfi
İzmir'in Torbalı ilçesindeki Metropolis Antik Kenti'nde, Helenistik döneme ait olduğu değerlendirilen mermer bir heykel başı gün yüzüne çıkarıldı. Kazı Başkanlığı, eserinin mitolojide ocak ve aileyi simgeleyen Tanrıça Hestia'ya ait olabileceğini belirtti.
Kazı Süreci ve Araştırmalar
1989 yılında başlatılan kazılar, 2007 yılından beri Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Aybek öncülüğünde sürdürülüyor. Eserin keşfi, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Geleceğe Miras" Projesi kapsamında, Sabancı Vakfı destekleriyle gerçekleştirilen çalışmalarda mümkün oldu.
Heykelin Özellikleri ve Önemi
Yapılan açıklamalara göre, bu yılki kazılarda, ticaret yapısı olarak tanımlanan alanda mermer tanrıça heykelinin başı bulundu. Kazı Başkanı Aybek, heykel başının saç detayları ve portre özelliklerinin, iki parçanın kusursuzca birleştirilmesi sayesinde Helenistik döneme işaret ettiğinin altını çizdi.
Restorasyon Çalışmaları
Restoratör Didem Taner tarafından gerçekleştirilen temizlik çalışmaları sonucunda, gözbebeği bölümünün ilk yapım aşamasında bir çukur oluşturulduğu keşfedildi. Bu çukurun, muhtemel renkli taşlar için hazırlandığı, Yunanistan'daki benzer örneklerden anlaşılmıştır. Heykelin anıtsal bir boyuta sahip olduğuna dair güçlü bulgular mevcut.
Tanrıça Hestia İle Bağlantı
Ayrıca, daha önce Meclis Binası'nda keşfedilen, koruyucu Tanrıça Hestia'ya ait olduğu düşünülen heykel parçasıyla boyut bakımından uyumlu olduğuna inanılıyor. Restoratör Taner Özgür tarafından yapılan "gözlendirme çalışmaları" da, heykelin antik dönemdeki etkileyici görünümünü günümüze taşımıştır.
İzmir'in Torbalı ilçesindeki Metropolis Antik Kenti'nde Helenistik döneme ait olduğu değerlendirilen mermer bir heykel başı gün yüzüne çıkarıldı. Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Aybek yaptığı açıklamada, heykel başının saç detayları, portre özellikleri ve iki ayrı parçanın birbirine kusursuz uyacak şekilde yontularak kenetle birleştirilmesinin Helenistik döneme işaret ettiğini belirtti.