Lavrov BM'de Sert Konuştu: “Böyle Giderse Filistin’de Tanınacak Hiçbir Şey Kalmayacak”
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin New York kentinde düzenlenen 80. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda önemli açıklamalarda bulundu. Filistin’den Ukrayna krizine kadar birçok başlıkta görüşlerini paylaşan Lavrov, özellikle Batı’ya yönelik sert eleştirilerde bulundu.
Lavrov, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına dikkat çekerek, “Önlem alınmazsa Filistin topraklarında tanınacak hiçbir şey kalmayacak. Bugün fiili bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız. Amaç, Filistin Devleti kurulmasına dair BM kararını gömmektir” dedi. Batılı ülkelerin Filistin’i tanıma sürecine de eleştiriler yönelten Lavrov, “Batı hükümetlerinin bir kısmı Filistin Devleti’ni tanıdıklarını açıklamak için neden bu kadar uzun süre bekledi?” ifadelerini kullandı.
Bakan, Gazze’de çocukların öldürülmesi, hastane ve okulların yıkılmasına gerekçe bulunamayacağını vurguladı ve Batı Şeria’nın ilhak planlarının da kabul edilemeyeceğini söyledi.
NATO VE BATI’YA ELEŞTİRİLER
Lavrov, Batı’nın Rusya’yı “saldırı planlamakla” suçlamasına tepki gösterdi. “Doğu’ya bir santim bile ilerlememe garantilerine rağmen Rusya sınırlarına yaklaştılar” diyen Lavrov, NATO ve Avrupa Birliği ülkelerinin Rusya’ya yönelik tehditlerini artırdığını savundu. NATO’nun sadece Rusya ve Çin’i değil, bölgedeki diğer ülkeleri de tehdit ettiğini iddia eden Lavrov, “NATO, Avrupa’ya sıkışmış durumda ve Pasifik’e, Güney Çin Denizi’ne, Tayvan Boğazı’na doğru ilerliyor” dedi.
ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI UYARISI
Batılı politikacıların Üçüncü Dünya Savaşı senaryolarını tartışmasını tehlikeli bulduğunu belirten Lavrov, Avrupa’da faşizmin yeniden yükseldiğini ve Rus karşıtı söylemlerin militarizmi körüklediğini söyledi.
UKRAYNA KRİZİ VE MÜZAKERE MESAJI
Lavrov, Ukrayna krizine de değinerek Rusya’nın müzakerelere açık olduğunu ifade etti. ABD Başkanı Donald Trump’ın çabalarına atıfta bulunan Lavrov, “Rusya, güvenliği ve hayati çıkarları güvence altına alındığı sürece müzakerelere hazırdır” dedi ve ABD ile diyaloğun devam etmesine dair umutlarını dile getirdi.
Ayrıca, Kiev yönetiminin kontrolü altındaki bölgelerde yaşayan Rusların ve Rusça konuşan halkların haklarının güvence altına alınması gerektiğini vurguladı.