İBB’de “Siyasal Casusluk” Depremi! İfadeleri Ortaya Çıktı!!!
Hiyerarşi, kripto mesajlar, veri sızıntısı... Hakimlik kararında çarpıcı detaylar: İmamoğlu, Özkan ve Yanardağ tutuklandı. Dosyada yer alan ifadeler, yazışmalar ve bilirkişi raporları; soruşturmanın yalnızca bir “veri sızıntısı” meselesi olmadığını, örgütlü ve hiyerarşik bir yapılanma iddiasını gündeme getirdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “siyasal casusluk” soruşturması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) uzandı.
Görevden uzaklaştırılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, strateji danışmanı Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ, çıkarıldıkları nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.
Hakimlik yazısı: “Belirli bir hiyerarşi içerisinde iştirak halinde...”
Hakimlik kararında, şüphelilerin “belirli bir hiyerarşi içerisinde iştirak halinde casusluk faaliyetlerinde bulunduklarının anlaşıldığı” ifadesi yer aldı.
Savcılığın sevk yazısında da bu hiyerarşinin dijital haberleşme ağları, şifreli platformlar ve veri transfer zincirleri üzerinden yürütüldüğü vurgulandı.
Kripto haberleşme ağı: “Wickr, 70 bin gönüllü ve casus yazılım uyarısı”
Dosyaya giren dijital inceleme raporlarında, şüphelilerin kullandığı “Wickr” adlı şifreli mesajlaşma uygulaması üzerinden yürütülen yazışmalarda;
“Dijital istihbarat toplama”, “70 bin gönüllünün acil aktive edilmesi” ve “Murat Ongun’un telefonunun casus yazılımla enfekte olduğu, bu nedenle toplantılara telefonla katılmaması gerektiği” yönünde mesajların yer aldığı tespit edildi.
“Veriler ABD istihbaratına geçti” iddiası
Savcılık dosyasındaki kritik bir bölüme göre, İBB’ye ait bazı e-posta içerikleri ve veri tabanlarının, ABD istihbarat servisleriyle bağlantılı kişiler tarafından ele geçirildiği, bu bilgilerin de seçim sürecinde manipülasyon amacıyla kullanıldığı öne sürüldü.
Bir bilirkişi raporunda, söz konusu isimlerden birinin “ABD’li dijital projeler koordinatörü” olduğu, bu kişi üzerinden verilerin Ostin adlı internet platformuna aktarıldığı kaydedildi.
“Yasal olmayan yollardan veri sağladık” itirafı
Şüphelilerden biri olan Gün, ifadesinde dikkat çeken şu cümleyi kurdu:
“Sistemimiz sadece açık kaynaklardan değil, gizli yani yasal olmayan yollardan da veri sağlayabilecek donanıma sahipti.”
İmamoğlu’nun talimatı iddiası: “Veriler Ostin’e yüklendi”
Savcılık yazısına göre, “İmamoğlu’nun bilgisi ve talimatıyla” Necati Özkan’ın belediyeye ait çok sayıda veriyi Ostin isimli platforma aktardığı, bu süreçte yabancı istihbarat desteğiyle raporlamalar yapıldığı ileri sürüldü.
Yanardağ için: “Basın ayağını oluşturdu, elden menfaat sağladı”
Hakimlik kararında, gazeteci Merdan Yanardağ’ın “operasyonun medya ayağını oluşturduğu”, Gün’den gelen yönlendirmelerle yayınlar yaptığı, karşılığında ise “elden maddi menfaat temin ettiği” öne sürüldü. Bu iddianın tanık beyanıyla da desteklendiği aktarıldı.
İmamoğlu: “Roma’yı benim yaktığım daha gerçekçidir”
İfadesinde suçlamaları reddeden Ekrem İmamoğlu, “Wickr Me” adlı mesajlaşma uygulamasını ilk defa duyduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“İkinci ifadeyi de incelediğimde absürt bir suç isnadı olduğunu düşünüyorum. Roma’yı benim yaktığım daha gerçekçidir.”
İmamoğlu ayrıca, Teftiş Kurulu’na gönderdiği veri güvenliği yazısının “İBB evraklarının korunması amacıyla” kaleme alındığını belirterek, casuslukla ilgisi olmadığını savundu.
85 milyon liralık para trafiği
MASAK raporunda, şüphelilerden Gün’ün herhangi bir ticari faaliyeti olmamasına rağmen 85 milyon TL tutarında nakit çekim yaptığı, para hareketlerinin alım-satım kaydıyla desteklenmediği belirtildi.
“Aaron Barr raporları” ve yönlendirme ağı
Gün, ifadesinde “İmamoğlu için hazırlanan analiz raporlarını Aaron Barr adlı kişi hazırlardı. Ben Özkan’a gönderirdim, o da İmamoğlu’na iletirdi.” diyerek zincir şeklindeki iletişim ağına işaret etti.
Kendisinin “örgüt içinde olmadığını” öne süren Gün, buna rağmen “İmamoğlu’nun davranış tarzına ilişkin yönlendirmelerimizi uygulardı” ifadesini kullandı.
Yeni iddia: “İstanbul Senin” uygulamasından da veri sızdı
Soruşturma dosyasına sonradan giren bir değerlendirmede, İBB’nin “İstanbul Senin” adlı mobil uygulamasında da benzer bir veri sızıntısı yaşandığı ve aynı yöntemlerle bilgilerin dışarı aktarıldığı belirtildi.